18 Ağustos 2020 Salı

Parantezi kapatmak o kadar kolay değil Mehmet Y. Yılmaz/18 Ağustos 2020

"97 yıllık parantezi kapatmak için" yola çıktılar ancak toplum mühendisliği hiç işe yaramıyor. Ve öyle görünüyor ki Cumhuriyet’in 100. Yılı geldiğinde kendi parantezleri kapanacak

AKP’nin iktidara geldiğinden beri, açıkça ilan etmediği ancak demeçler ve eylemlerle üstü örtülü olarak ifade ettiği konu, 2023’e kadar "parantezi kapatmak".

Tepedeki yönetici kadro bunu daha usturuplu dile getiriyor ancak bu saklanamayacak bir hedef.

"Dava" dedikleri mesele, esasen laik Cumhuriyet’in ortadan kaldırılması meselesidir.

Erdoğan’ın tabiriyle "aynı menzil – i maksuda yürüyoruz" sandıkları Fethullahçılarla geçmişte kurdukları ittifakın nedeni de buydu, bugün bazı tarikatların bakanlıkları kendi aralarında paylaşmasına izin vermelerinin nedeni de bu.

Bunu adım adım gerçekleştirebileceklerine inanıyorlar ve bu "dava hedefi" aynı zamanda partinin tabanındaki aktif Siyasi İslamcı kadroyu da diri tutmaya yarıyor.

Bu yolda en çok önem verdikleri konu da eğitimin dini bir temele dayandırılması.

Böylece "kendi kadrolarını" yetiştirebileceklerini ümit ediyorlardı.

AKP’nin 18 yıldır süren iktidarında yedi Milli Eğitim Bakanı görev yaptı.

Her bakan bir öncekinin yaptığını bozdu, ancak değişmeyen tek hedef imam hatipleri eğitim sisteminin merkezine yerleştirmekti.

Nitekim 61 ilde imam hatip lisesi sayısı, Anadolu Lisesi sayısını geçmiş bulunuyor.

Bunun nedeni çok açık: İmam hatip liselerine gitmeye gönülsüz olan başarılı öğrencileri zorla imam hatip liselerine yöneltmek!

Ancak Ensar Vakfı Değerler Eğitimi Merkezi’nce paylaşılan bir araştırmaya göre, imam hatip liselilerin yüzde 27,8’i "bugün yeniden imam hatibe gelmezdim" diyor.

Yüzde 27,6'sı imam hatip lisesinde okumaktan memnun olmadığını veya kararsızlık yaşadığını belirtirken; ailesinin isteğiyle imam hatipi seçenlerin oranı yüzde 36,3. Puanı başka liselere yetmediği için imam hatip okullarına gidenlerin oranı yüzde 6,7.

Ortaokulu imam hatiplerde okuyan çocuklardan sadece yüzde 11’i lisede imam hatipleri birinci tercihine yazdı.

Binlerce çocuğu zorladılar ve varabildikleri yer işte burası.

Bu çocukların gelecekleri ile oynadılar.

Eğitim sistemimizin geçmişten gelen sorunlarını çözmedikleri gibi daha da ağırlaştırdılar.

YKS'ye giren öğrenciler Türkçe’de 40 soruda ortalama 14 doğru yanıt verebildiler. Bu oran temel matematikte 40 soruya 5 doğru, fen bilimlerinde ise 20 soruya 2,6 doğru yanıt olarak gerçekleşti.

Sadece istemeye istemeye imam hatiplere gidenlerin değil, imam hatiplerin orta okullarını açmak için 5 yaşındaki çocukları ilkokula alarak da bir kuşağın geleceği ile oynadılar.

"97 yıllık parantezi kapatmak için" yola çıktılar ancak öyle görünüyor ki toplum mühendisliği hiç işe yaramıyor.

Ve öyle görünüyor ki Cumhuriyet’in 100. Yılı geldiğinde kendi parantezleri kapanacak.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yorum yazarak, düşüncelerinizi benimle paylaşabilirsiniz.