19 yıldır iktidarda olan bir liderin "hukuk reformu kapsamında insan hakları eylem planı" açıklamasının anlamı ne?
Allah için söylemleri çok iyi. Hemen her
konuda, belagat güçlü, içerik dolu, etkileme gücü on numara...
Tayyip Erdoğan'ın iktidar sahibi olarak
yaptıklarına bakma, kişi olarak dinle aşık olursun. Helal olsun dersin,
devrimci adam dersin, gönül verirsin, alkışlarsın…
Söyledikleri güzel sözlerdir, hoş
sözlerdir, kitaba uygun sözlerdir ama maalesef yürekten söylenen, inanılarak
söylenen sözler değildir.
Siz okurken duyuyor gibiyim, "Bu
savını ispatla" diyeceksiniz.
Kolay.
19 yıldır iktidarda olan bir liderin
"hukuk reformu kapsamında insan hakları eylem planı"
açıklamasının anlamı ne?
İnansaydı zaten yapardı. Elinde o güç
vardı, halen var. 2017 yılında Anayasa'yı değiştirdiler, rejimi /sistemi
değiştirdiler, söylediklerini yapacak güçleri mi yoktu?
Vardı…
İsteseydi yapardı, muhalefette destek
verirdi, kendisine muhalif olanlar da alkışlardı. Yapmadı, çünkü yapmaya niyeti
yok.
Çünkü inanmıyor.
Yüreğiyle söylemiyor.
Ne dediğine bakalım:
"Hiç kimse, düşünce
açıklamaları nedeniyle özgürlüğünden yoksun bırakılamaz."
Bunu söyleyen devlet başkanı, yürütmenin
yegane temsilcisi, Meclis'teki çoğunluk partisinin genel başkanı, Cumhur
İttifakı'nın lideri.
Ve 19 yıldır iktidarda.
Sanki iktidara dün gelmiş gibi,
düşünceleri nedeniyle yüzlerce insan kendi döneminde hapse atılmamış gibi
konuşuyor.
Retorik muhteşem!
Bir başka sözü.
"İfade ve basın özgürlüğünde
gazeteci güvenliğinin esas olmasına yönelik tedbirler alınacak."
Demek ki 19 yıllık AKP iktidarı döneminde
basın özgürlüğü kalmamış, gazetecilerin güvenliği sınırlanmış ki Cumhurbaşkanı
bize bunu vadediyor.
Basına özgürlük getireceğim, diyor.
(İktidarı kaybedeceğini anladı mı ne?)
Gelelim bir başka açıklamasına:
"Katalog suçlarında, somut
delile dayanma şartı getirerek, tutuklamanın istisnai bir koruma tedbiri
olduğuna ilişkin ilkeyi tahkim ediyoruz."
Dinlerken içimden dedim ki; söyleyeceğine
yap, yapsaydın.
Binlerce kişi terörle iltisaklı
suçlamasıyla tutuklandı. Kayyım rektörü istemiyoruz diyen öğrenciler terörist
ilan edildi. Tweet atan tutuklandı.
Bu ülkede tutuklamanın cezaya
dönüştürülmesi uygulamasını FETÖ'cüler başlattı. Baktılar ki ceza veremiyorlar,
davaları uzatarak beş yıla varan tutukluluklarla insanlara ceza kestiler.
AKP onlardan öğrendiğini uyguluyor.
Artık ilk karar tutuklama!
Delil var mı yok mu sonra bakılıyor,
tutuklama bu ülkede ceza oldu.
19 yıllık iktidar sahibi bize tutuklama
artık istisna olacak vaadinde bulundu.
İnanalım mı?
Cumhurbaşkanı bir de geç gelen adaletten
yakındı. Yani hakimlerin elinin ağır davranmasından. Fiiliyata bakalım mı?
Kaç davada karar verilmesin diye veya
iktidarın hoşuna gitmeyen karar çıkmasın diye hakim değiştirildi?
En somut örnek; Enis Berberoğlu davası.
İktidar Berberoğlu'ndan nefret ettiği için
hakimler ne yapacağını bilemedi, hakim değiştirme rekoru kırıldı.
Demem şu:
Cumhurbaşkanı'nın açıklamaları güzel,
yerinde, anlamlı ama geçmiş tecrübelerimizden biliyoruz ki, onların söylemi
iyi, hoş, güzel ama fiiliyatı, icraatı yok.
Çünkü söylediklerine inanmıyorlar, bizi
oyalamak için söylüyorlar.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Yorum yazarak, düşüncelerinizi benimle paylaşabilirsiniz.